Neden bu kadar çok ayrım?

Bu sıralar çok söz edilen bir ' Büşra' filmi var. Seyretmedim. Afişi dikkatimi çekmişti. Film hakkında ilk yorumları da bu blogta okudum. Saçma geldi bahsedilen bölümler. Sonra 'kapalılar için film yapmak', bu kelime bile bu ayrımı derinleştirmiyor mu? Farkımız ne? Hepimiz yiyoruz, içiyoruz, tuvalete gidiyoruz :) Değil mi? Şu bir gerçek ki Türkiye' de o kadar şeyin keskin ayrımını yapıyorlar ki, bazıları için kaçınılmaz fırsat sanırım. Sen Türksün, sen Kürtsün, sen Romansın.... Sen kapalısın! Öyle derinleştiriliyor ki etkin köken, eğitim, din. Birçoğumuz kürdüdür, alevisidir, kapalısıdır, açığıdır, hiristiyanıdır aynı ortamları paylaştık, beraber yemek yemişliğimizde vardır. Herkesi damgalamak mı lazım?
Biz ayrımlarla uğraşalım ama Türkiye' nin diğer yüzünü es geçelim. Birçok kişi ayrım filan yapmıyor, anlamıyor. Hep beraber birşeyler yapılmış bu ülke için. Şu an herkes ekmek kavgasında, yaşam derdinde. İş istiyor, para istiyor, gelişmişlik istiyor... Hepimiz insanız ya!!! Ama şu bir gerçek ki, hala da farklılıklarla ayrımlarla uğraşıyoruz. Geçen facebookta Banu Avar' ın bir konuşması dinledim. Buraya da koyuyorum, izleyebilirsiniz. Sanırım bazı şeyler açık ve net ???

Anadolu Sigorta Atatürk Reklamı

Dün akşam, sevgili babacığım tv kanalları arası gidip gelirken bir reklamda durduk. Açıkcası ilk gördüğümde bir filmin fragmanı mı diye düşüündüm. Bildiğiniz gibi son dönemlerde 2 tane Atatürk filmi yapılmıştı. Bu da bir film olabilir miydi? Çünkü makyajla, Atatürk karakterini oynayan kişiyi Ata' ya o kadar iyi benzetmişlerdi ki! Fotoğraflarından gördüğüm Atatürk' tü sanki, onun gibi gerçek hal ve hareketleriyle...Çok iyi bir reklam yapmışlar. Beğenmişsinizdir, seyretmeyenlerde beğenecektir mutlaka.

Vatan sağolsun Paşam!

İçim burkuldu, Atam!

Yol göründü...

Bazen birşeylerden umudu kesmişken ansızın size süpriz yapar ve inanmakta zorluk çekersiniz. Umutlar bazen gelir sizi bulur. Bende erasmus konusunda böyle düşünüyordum. Güz dönemi sınavını kaçırmıştım ve bahar dönemi sınavını çok değerli Serkan Hocam hatırlatmıştı. Sınava başvuru zamanı ufak tefek aksilikler çıkmıştı, hatta bu konuda bahsetmiştim. Ben Erasmus sınavından sonra bütün ümitlerimi sonlandırmıştım. Ne okulun  uluslararası ilişkiler sitesine bakmak ne de kazananları merak etmek aklıma gelmemişti. Evet bitmişti benim için ama güz dönemine daha iyi hazırlanıp girecektim. Öğrencilik dönemi değerlendirilmesi gereken yurt dışı fırsatlardan biriydi. Ben gelecek güz dönemine bırakıp elimdeki işlere, sınavlara yoğunlaşmışken bir akşam Serkan Hocam msnden erasmus sonuçlarının açıklandığını bölüm sıralamasında ikinci olduğumu söylemişti. Listeye bakmamı söylemişti. Kendisi de kazanmadığımı biliyordu. Hatta erasmus konusunda fikirler vermişti, ben inş, olur, tamam, yaparım diyordum. Serkan Hocam bu cümleleri hatırlar :) Bakacaktım ama sonuçta kazanamamıştım. Uluslararası ilişkilerin sitesinden kazananlar listesini indirdim. Baktım, evet bizim bölümden çok az kişi katılmış, bende sıralamada 2.ydim ama neye yarardı, elenmiştim önceden ve excel dökümanın sadece sol tarafıyla ilgileniyordum, kazanan arkadaşım var mı yok mu diye bakıyorum, bir yandan da durumu arkadaşım Zümrüt' le konuşuyordum. Birden sağ kısıma bakmak geldi aklıma. Sola kaydırdım sayfayı, Aman Yarabbim!!! Asil yazıyordu, şaka gibi... (şaka mı lan!)

Engelliler Resim Yarışması

Trabzon Belediyesi engelli arkadaşlarımız için resim yarışması düzenlemektedir. Konu serbest ve yarışmanın amacı; "Engellilerin yeteneklerini ortaya çıkarmak. Özgüvenlerini kazanmalarına yardımcı olmak, sanata olan ilgilerini arttırmak ve hayata etkin şekilde katılmalarını sağlamak. " Zihinsel ve Bedensel Engelliler olarak iki kategoride ödüller dağıtılacaktır. Yaş kategorileri de şu şekilde; 06-11 yaş arası, 12-18 yaş arası, 19 yaş ve üzeri olarak 3 gurupta değerlendirilecektir. Çalışma boyutları 35x50 cm. Seçiçi kurulda KTÜ Üniversitesi Resim Bölümü hocalarından oluşmaktadır. Ayrıntılı bilgi için TIKLAYINIZ! Blogumu takip eden engelli arkadaşlarımız  ya da çevrenizde bu yarışmaya katılabilecek kişiler varsa, bildirirseniz sevinirim.

Digital Arts Dergisi Mart/Nisan 2010 Sayı ve Yeni Yazım

Digital Arts dergisi bugün elime ulaştı. İnsan yazıp çizdiği birşeyi elde tutulur halde görünce bir başka oluyor. Bütün işlerde böyledir, çalışır uğraşırsınız, elinize alınca bütün uğraşlarınızı unutur ve o emeği karşınızda görmenin güzelliğini yaşarsınız. Bugünde benim için öyleydi, hatta bu haftalar... Yeni çalışmalar, çizimler vs. Bir iki konu önce Digital Arts dergisindeki ilk yazımdan bahsetmiştim. Bu ay yeni sayısı yayınlandı ve benim de içinde 'Devrim' i Çiziyoruz başlıklı bir çizim ve yazı çalışmam yer almaktadır. Ayrıca İlhan Bey'in (İlhan Dinçerler/Digital Arts Dergisi Editörü) Editör' den kısmında yani önsözde yazımdan söz etmesinden çok memnun kaldım. Teşekkür ederim İlhan Bey.

Beş Arkadaş

Bugün okul sonrası biraz kafa dağıtmak için çocuk kitapları reyonunun önüne dikildim. Özellikle dikkatimi çekenler resimlemeleri iyi olanlardı. Hemen hemen birçoğunu inceledim. Çocuk kitaplarının almamın amacı, illüstrasyonları, çizimleri ve  içeriği iyi olanları arşivime koymak.

İnsan Ve Hayat Dergisi

İnsan ve Hayat dergisi daha önce Yedikıta dergisinin eki olarak çıkıyordu . Ek olarak çıktığı dönemlerde içinde yer alan birkaç hikayenin resimlemesini yapmıştım. Daha sonra dergi ek olarak çıkması yerine tam bir dergi olarak çıkması için çalışmalar başladı. Uzun emeklerle dergi bu ay yayınlandı. İlk sayısını internet üzerinden ücretsiz olarak yayınladılar. Bu şekilde insanların dergiyle ilgili yorum ve tepkilerini ölçebileceklerdir. Sizde dergiyi sitesinden inceleyebilirsiniz. Site adresi; http://www.insanvehayat.com . Sizde yorumunuzu burda belirtebileceğiniz gibi bilgi@insanvehayat.com adresine mail atabilirsiniz.

Çanakkale İçinde Vurdular Beni

"Çanakkale içinde vurdular beni, ölmeden mezara koydular beni" 

Bugünün önemini bilmeyen yoktur. Size tarih dersi vermeyecem ama bugünü de anmadan geçemem.Biz yıllar önce bir bütün olarak düşmana dur derken, bugün o düşman bizi içten içi yıkıyor. Yaptıkları gizli politikalarla ki bunlardan biri demokrasi oyunları altında etnik köken ayrımcılığını daha da derinleştirmek. Neden bir bütün olamıyoruz, bütünüzde bölündüğümüzü mü bize yutturuyorlar. Tarih ki bizi biz yapan, hala da Ermeni soykırımı konusunda birşey yapamıyoruz. Dünyada var olan çıkar politikalarıyla zorla birşeyleri bize kabul ettirmeye çalışıyorlar. Sinek küçüktür ama mide bulandırır. Bu topraklarda olmayan, buraları ve buranın tarihini bilmeden böyle tasarıların altına nasıl imza atabiliyorlar. Gündem öyle çalkantılı ki artık darbe kelimesini bile duymak istemiyorum. İnsanlara neler oluyor? Bu sabah hergün duyduğum kötü haberlere yenisini ekledim. Bir öğretmen öğrencisini kitap getirmiyor diye tahtaya çıkartıp arkadaşlarına tokatlatıyor. Bu mu öğretmenlik? Bu mesleğe böyle mi gölge düşürebilir bir insan? Binlerce öğretmen atanmayı beklerken bu işi yapanların böyle uygunsuzca hareketleri beni deli ediyor. Son günlerde ancak öğretmen haberleri alıyorum. Bu öğretmeni öldürmüşler, bu öğretmene şöyle yapmışlar. neler oluyor bize, neleri kaybediyoruz? Tüm bunlar olurken biz  tarihimizin en önemli olayı olan Çanakkale' ye dönüyoruz ve bugün nasıl olduğumuzu tekrar düşünüyoruz ve düşünmeliyiz de!

Digital Arts Dergisi ve İlk Yazım

Geçen yıl bu zamanlar ilk kez basılı bir yayına ( internet harici) çizimle ilgili bir ders hazırlamıştım. O zamanlar özellikle de Digital Painting konusunda taze sayılırdım diyebilirim. Digital Arts dergisine ilk kez bir yazı hazırladım ve Şubat/Mart 2009 sayısında yayınlandı "PHOTOSHOPTA PORTRE ÇALIŞMAK"

 Digital Arts dergisi sitesinde değişiklik yapmış. Daha önce dergilerde yayınlanan dersleri sitelerine koymuşlar ve isim değişikliği yapmışlar "Technotoday" . Ayrıca  teknolojiyle ilgili yeni yazıları da bu siteden takip edebilirsiniz. Sitede dersimi incelemek isterseniz bu linkten bakabilirsiniz.

Bu yazım daha sonra Sanalkurs.net E-Dergi' nin 9.sayısında da yayınlandı. Dergiyi indirip inceleyebilirsiniz. Çizim programlarıyla ilk yazı denemelerime bu sitede başlamıştım. Şimdi şu an bulunduğum seviyeye ve ilk derslerime baktığımda kat ettiğim yolu görebiliyorum. Umarım daha iyi çalışmalarla da yardımcı olmaya çalışırım. Bu yazım için çizdiğim çalışmanın  büyük boy halini deviantart galerimden de incelecebilirsiniz.

Bu yazımdan sonra  okul ve sınav yoğunluğundan tekrar yazı yazma fırsatım olmadı. Özellikle çizim dersi hazırlıyorsanız, düz bir yazıdan daha çok uğraşırsınız. Çünkü hem çizip hemde anlatımını yapmak kolay sayılmaz. Konu sıkıntısı da yaşabilirsiniz. Bir yıl üzerine tekrar Digital Arts dergisine yazmaya başladım. Yeni sayısı için photoshopta 'Devrim' arabasının çizimiyle ilgili bir ders hazırladım. Dergi yeni basıldı.Şu an dergi bana henüz ulaşmadığından sizinle paylaşamıyorum. Digital platformla ilgili Türkiye' deki önemli dergilerden biridir. Takip etmenizi tavsiye ederim. Ayrıca gelecek sayı için konu öneriniz varsa söyleyebilirsiniz.

8 Renk Resim Sergisi

Saygıdeğer hocalarımın çalışmlarıyla oluşturulan bir sergi. 12 Mart günü Devlet Güzel Sanatlar Galerisin'deki açılışına katıldım. Uzun süredir sergi salonlarında ya da açılışlarında bulunmuyordum. Bu ortamları özlemişim. Bu ortamların  sanat harici en  güzel yanı ise lise ve üniversite dönemi üzerinizde emeği geçen hocalarınızı bir arada görmeniz. Bu sergide benim için öyleydi. Çok değerli Mümin Hocamın öncülük ettiği sergide Ceyhan Hocam da yüzümüzü gülümseten konuşmasıyla Trabzon' un resim sanatındaki yerinden ve Trabzon' dan çıkan sanatçılardan bahsetti. Güzel bir etkinlikti ve bu serginin bir devamı olacağına inanıyorum. Özellikle sanat grupları olarakta yeni yeni yeşermeler olmakta, bu hem Trabzon hem de sanat çevresi açısından özellikle de sanat öğrencileri için çok önemli bir gelişmedir. Şu an birçok şey üç büyük şehir bünyesinde gerçekleşmektedir ama son dönemler Türkiye geneline bir yayılma söz konusu diyebiliriz. Sergimize dönecek olursak, bu sergide yer alanlardan üçü kendi hocam, diğerleri de Trabzon sanat çevresinde söz konusu olan ve sanat eğitimi veren kişilerdir. Trabzon' da bulunanlar sergiyi 20 Mart tarihine kadar eski valilik binasında Devlet Güzel Sanatlar Galerisi' nde gezebilirler. Sekiz rengi inceleyin mutlaka :)

Bir Kalem Eksildi "Turhan Selçuk"

Türk karikatür sanatının önemli isimlerinden biriydi " Turhan Selçuk". Engin mizah gücünü çizgileriyle ifade eden, bizi düşündüren 88 yaşındaki sanatçıyı birkaç gün önce 13 Mart günü kaybettik. Sanatçıya Allah'tan rahmet, ailesine de baş sağlığı diliyorum.

Sanalkurs E-dergi 12 Sayısı Çıktı!

Sanal alemde ücretsiz olarak hazırlanan Sanalkurs.net sitesinin kendisine ait olan e-dergisinin son sayısı çıktı. Bilgisayar, tasarım, web ve program dünyasının içindeyseniz incelemenizi tavsiye ederim. Emeği geçenlere teşekkürler :)
Röportaj: Bir Fotoğraf Sanatçısı: Coşkun Pınarbaşı

Teknoloji: Son gelişme ve yenilikler

Bizden Haberler: Sanalkurs’tan haberler

Photoshop: Sivilce Temizleme - Uğur Yapal

Photoshop: Rengarenk Bir Yazı - Arda Kazancı

Photoshop: HD Görünümlü Yazı - Tunç Y. Olcay

Illustrator: 3 Boyutlu Bir Oda Yapımı - Siraceddin El

One day...

Bugünkü ingilizce bilgi yüklenmesinden sonra böyle bir başlıkla başlamam normaldir. Sabah 4 saatlik bir ingilizcenin ardın kafamda topic cümleler, zavallı Maribella' nın hayatı dönüyordu. Artık ders sonrası arayan ve mesaj çekenlere ne kadar mantıklı cümleler kurup cevap verdim bilmiyorum.

Bugün hava boğuk, sisli ve yağmurlu... Bunun getirdiği bir melankoli vardır üzerinizde ve şemsiyenizi açarsınız yoğun yağmurlara karşı. Sonra  boş bir yer kalmayıncaya dek sıkıştırılan belediye otobüsünde binbir çeşit insan yüzüyle göremediğiniz çevreye bakarsınız, bir an önce insem dersiniz... Durak göründü, otobüs yolculuğu biter ama bir süre yürümek zorundasınızdır. İstiklal Caddesi' nin taşra versiyonunda çevrenizde kalabalık yokmuş gibi, kulaklarınız tıkanmış şekilde bir elinizde şemsiye bir elinizde kitaplar eve doğru yol alırsınız.  Bendimmm....Uzun boş bir koridorda gidermiş gibi sokakta yürüyordum, kulaklarım kapalı.... Birden o sokakta nerede olduğunu bilmediğim bir cafeden Candan Erçetin' in şarkısını duydum;

"Geçimsizim bu günlerde
  Kimsesizim bu yerlerde
  Değersizim bu ellerde
  Çaresizim doğduğum yerde…" .

Açıl Susam Açıl

Bir süredir ara vermiştim bloguma, kısa bir açılış yapmalıyım dedim. Bugün arkadaşım Zümrüt bana iki kalem almış, yazasım geldi (Yazma isteği de hissediyor insan ara sıra, kelimelere dökmek).'Yazmak güzeldir!'. Ne kadar iyi yazıyorum, orası şüpheli. Kendi çapımda işte :) [Çapımda küçüktür]